Çarşamba
Ekim, 9
No menu items!
More
    Ana SayfaHaberlerReşat Bahat: Bazı Küçük(!) Sorunlarımız Var

    Reşat Bahat: Bazı Küçük(!) Sorunlarımız Var

    9. OHSAD Kurultayının açılışında konuşan ve “Bazı küçük sorunlarımız var” diye söze başlayan OHSAD Başkanı Dr. Reşat Bahat, “OHSAD’da dördüncü kez başkan oldum. Tüm şikayetler bana geliyor. Parasız hiçbir şey yapamıyoruz. 10 yılda 300’den fazla özel hastane başhekim kadrosu dışında bir kadro almadı” sözleri ile devam etti. Özel sağlık hizmeti sunucularının sorunlarına değinen Dr. Bahat, bu sorunları ve talepleri şöyle sıraladı:

    100’den fazla hastane İstanbul’da depreme dayanıksız binalarda… 5000 metrekarenin altında binalarda hizmet veren hastaneler depreme dayanıklı binalara taşınmak için dilekçe verdiklerinde daha büyük binalara geçip daha çok doktor isteneceği gerekçesi ile engel olunmuş.

    Hastanelerin sürekli çapraz denetimlerden geçildiği ve ilçe sağlık müdürlerinin birinin beğendiğini diğerinin beğenmediğinden hastaneleri inşaata çevirdiği belirtiliyor.

    12 yıldır artmayan SUT fiyatları bazı hastaneleri batma noktasına getirdi, bazıları ise battığını henüz fark etmiyor.

    Afiliasyonun kuralları konulup yaygınlaşmadığı için tıp fakülteleri hastanesiz, hastaneler de bilimsiz kalıyor. Bir an önce tanımlanmış bir afiliasyon isteniyor.

    Türkiye’de 10 binden fazla doktor her yıl mezun oluyor, özel sektörün büyüklüğü yüzde 33’ten 24’e indi, yüzde 24 oranda doktorun özel sektöre verilmesi beklenmekte.

    Askıda 100’den fazla ruhsat var. Bunların satışı ya da devrine müsaade edilmiyor. Bunlar hakkında ne karar verileceği de bilinmiyor. Bir kereye mahsus hastanecilik yapmak kaydı ile başkasına satılmamak üzere bunların hastanecilik yapacaklara devrine yada satışına müsaade etsinler denildi. Mümkünse de şu anda hastanecilik yapan arkadaşlarımız öncelensin.

    Yine OHAL sebebi ile kamudan doktor almak istediğimizde bir yıla yakın izin verilmeyen, istifası kabul edilmeyen arkadaşlarımdan bahsedildi. Oysa özel sektörden doktorlar bir hafta içinde ayrılıp kamuda çalışmaya başlayabiliyor.

    Özel sektör geleceği öngöremeden yatırım ve finansman yapıyor.

    Bazı hastaneleri en azından taşınana kadar rahatlatacak Özel Hastaneler Yönetmeliği Geçici 2. maddenin bir an önce hayata geçirilmesi isteniyor. Geçici 2’nin bir fıkrasında ‘7 yıla kadar müsaade edilir’, tabirine keyfi olmayıp ‘7 yıl olsun’ diye itiraz ettiğinden dolayı bu maddeyi OHSAD’ın iptal ettirdiği belirtiliyor. Kanun koyucu yekten iptal etti ve 5 yıldır yenisi çıkmıyor.

    Kadro devirlerinin eskisi gibi sınırsız serbest bırakılması isteniyor. Çünkü bir hastane kadrosunu satmaya kalktıysa zaten hastanecilik yapmakta zorlanıyordur. En azından bu satışı sebebiyle belki personel, doktor ya da icra durdurulabilir.

    Sektör asimetrik büyümüş, bazı kurumlara tanınan haklar daha sınırlı olduğu için bu kurumlar iyi büyüyememiş. Asimetrik büyüyen sektör simetrik küçülmeye başlamış.

    Acil gelen hastalar için A4 kağıdından daha ucuz faturalar kesildiğinden SGK’ya fatura etmek gerekmediği söyleniyor.

    Şehir hastaneleri açıldığı için sektör seviniyor. Zira bunlar için bulunan para bizim için de bulunur deniyor.

    Gelir İdaresi Başkanlığı doktorun özel hastanelerde 4B statüsünde Bağkurlu çalışması konusunda “Biz buna inceledikten sonra karar veririz” diyor. Ama bu arada cezalar yazılmaya devam ediliyor.

    Özel hastaneler vatandaşın gözünde çok itibar kaybetti. Çünkü 12 yıldır artmayan ve yüzde 50’den fazlası fark alınamayan kalemlerden dolayı sağlık hizmetleri batmadan devam edebilmek için yüzde 200 kuralına uyamamış, vatandaştan usulsüz para almış denilmekte.

    Tedarikçilerimiz bizim çözüm ortaklarımızdır. Biz sıkıştıkça kimi sıkıştırıp perişan edeceğimizi düşünüyoruz.

    Hayırlısı ile önümüzde iki ay sonra bir genel seçim var. Hepimiz için hayırlı şekilde sonuçlanmasını diliyoruz. Memleketimiz yeni bir sistemle yönetilecek ve bazı bakanlıklarda farklı siyasetçiler ve bürokratlarla karşılaşacağız. Biz yine dernek olarak gidip siyasetçiye ve bürokrasiye derdimizi anlatacağız. Bazı yeni arkadaşlarımız bunları ilk defa duymuş olacak ve 10 yıl sonra bana yine diyecekler ki “biraz süre verin” ve korkarım bu süre tam bir sonraki seçimlere kadar olacak.